HAYAT PASTASI
Biraz sans, biraz sevgi ve sabir, birer parça zaman, basari ve memnuniyeti de eklersek malzemelere, hepsini karistirip senin için uzun ve dileklerinin gerçeklestigi bir “hayat pastasi” yapabiliriz sanirim… Nice yaslara!
YÜREĞİN BOŞMUŞ
Görmedin sevgilim deli sevdamı
Gönül gözün yokmuş, eyvahlar olsun
Dinlemedin gülüm deli adamı
Yüreğin de boşmuş, eyvahlar olsun
SENİ BENDE UNUTTUM
Bir akşamüstü bir rüzgâr yapıştı belime, içtik beraber.
Sarhoşluk daha çok acıtır dedi, gözleri yaşararak.
Önce inanmadım.
Sonra kudurdu, kudurdu.
Başım döndü, bağırdım…
“Sen, giderken gülüm izlerini silmeyi unuttun.
Sen, giderken bitanem, bende bıraktıklarını almayı unuttun.
BAZI DUYGULAR VARDIR ANLATILAMAZ
Bazı duygular vardır anlatılamaz, anlaşılır sadece.
Sevenin sevdiğini bilmesi kadar, sevilen de anlar sevildiğini.
Sevgi her zaman belirli kelimelerle söylenmez.
Çoğu defa bir bakış yeter de artar bile…
BULDUĞUMUZU SEVMEK
Hep ertelenen bir an hiç yaşanmamaya mahkumdur.
Düşlerin bekleyişini yalnızca bir hüsran karşılayacaktır.
Mevsimleri sayarsak ömür baharsız tükenir gider.
Sevdiğimizi bulmak yada bulduğumuzu sevmek tercihi,
AŞK BENİM HİÇ SENİN OLMAMAMIŞ
Varlığınla yokluğun arasında kalmayacağım artık, sadece olmayacaksın. Sensiz kalma ihtimali olmayacak aleyhine kurulmuş cümlelerimin sonunda. Belki birkaç satır arasında unutulacaksın bir müddet sonra. İçimden olmayacak, boş bir kağıdın gölgesine sığınmayacak sana sitemlerim
KAÇIŞ
Yıllardır böyle devam ediyor. Sen kaçıyorsun, yüreğim ardında kovalıyor. Hep kavuşacağım diye özledim, benim olacaksın diye sevdim seni… Bilseydim olmayacaksın benimle, bilseydim gelmeyeceksin olduğum yerlere hiç düşünür müydüm seni… Hep böyle hayal oldun bana!
Çok şeye kızıyorum, en başta sana… Getirememişken aşkını bana, beni de yabancı yaptın sana…
O daha zor be!
Karşılaştığımız an aklıma geliyor senli günler.oysa şimdi ben senin için,sen benim için herkessin.
Biz beceremedik,bildiğimiz halde her şeyi yok ettik! Ah bilseydim seninle hiç tanışır mıydım,bilseydim sensizliğe böyle dayanır mıydım.
Her şey unutulurda ah birde gece olmasa,benimle dalıyorsun uykuya… Sevgilim ben hazır değilim. Gidişini yenemem,tekrar ayağa kalkamam. Bana bakışın geliyor aklıma o siyah gözlerine,birde gülüşün… Ağlayayım mı güleyim mi şaşırıyorum o anda… Kapının önüne çıkıyorum seni görüyorum karşımda… Olmaz ya gitme, seviyorum seni hala……
SÜRGÜN YAŞADIM BU AŞKI
Gizli yaşamadım hiçbir şeyi ben… Senide gizli yaşamam. Seviyorsam seviyorum, eğer yanımda istiyorsam, uzatırım elimi telefona hiç çekinmeden….
Sevgili ben aşkımı laf kovalamacalarının ardına saklamam. Önümdeki dağın eteklerinden değil, tepesinden bağırırım seviyorum diyerek(!)
ve sen bir gün benim olursan, benim olunca değerini yitirmem. her gün mavi denizlerde tek başıma yol alırcasına keşfetmeye başlarım seni, benim olduğuna şükrederek…
Kendimi ve sevdamı hep önde tutarım. Senin gibi utanmam sevgimden, sen yaşayamadın sevgini çekinmeden…
Sen bana gökyüzündeki bulutlar kadar uzak olsan da, yağacak yağmur kadarda yakınsın aslında…
Sevdam benim(!)
Nasıl da erteledik yaşayacaklarımızı. Yaşananlar saklanır mı yarına…
Diyorum ya ben saklamam asla…. Öpücüklere boğardım seni ummadığın anda…. Ağlayamazdın çünkü beceremezdin yanımda… Uzun bir yolculuğa çıkardık senle evimizde; her gün aynı olan evde fakat farlı yönlerde…
Bilinmez bir yola girerdik, sinemaya giderdik, kitap okurduk ve ben bize bakan şaşkın bakışları es geçerek sana sarılırdım.
Bizim orası denize bakıyor, deniz kadar sınırsız, deniz kadar coşkulu yaşanıyor aşklarda…
Sen sürgüne çıkarttın bu aşkı, seni doyarak yaşamak var da…
Son sevgilim sana söylüyorum son kez(!)
Önceden ben de erteledim herşeyi ama baktım gelmiyor geri… Sen de sakın erteleme beni… Çünkü aşığım sana, seviyorum seni….Nurgül Gündoğdu
ÇOK GİDİŞLER GÖRDÜM HAYATIMDA
Çok gidişler gördüm hayatımda. Ne dostlar terketti, ne sevgililer ummadığım anda… Aslında her gidişin arkasından ağlanmaz, ağlarsak da ne olur halimiz bilinmez. Düşünüyorum da hayatımda değerleri olan bu insanlar nasıl da oynayabilmişlerdi bana karşı hiç adil olmayacak şekilde.. Kendimi unutup bazen onlara acıyorum. Demek ki bu kadar değersizlerdi kendilerince. Değişen toplum bize çok şey kazandırıyor ve beraberinde de çok şey kaybettiriyor.
Hayatı tanımlayabilir miyiz acaba? Mutluluk karşısında üzüntü, tam seviliyorum derken ardından gelen ihaneti ve göz yaşının hiç tükenmediği sözde sevgilileri… Yine de hayata inat seveceğim seni, sana inat olsun diye seveceğim seni. Sen bile şaşıracaksın kaldıramayacaksın bu sevgiyi. Hep ilk günün heyecanı ile seveceğim. İşl öpüşümdeki titremeyle öpeceğim seni ve elini sımsıkı tutacağım.
Yani ben yaşlanacağım, evim yaşlanacak, dünya yaşlanacak ama sana olan aşkım hiç yaşlanmayacak!!! Hep umutlarla başlarsın bazı şeylere ya da güvenle… Ben de seni güvenle düşündüm, gördükçe değil, konuştukça hiç değil, içimde seni yaşayarak sevdim seni.. Mesela beni terkedeceğini hiç düşünmedim. Bana seni seviyorum dememene rağmen beni sevdiğini düşündüm.. Yanımdayken bile özledim seni… Aşığım saa, gitsen de unutamam asla!!
SEN BUNU BİLMEYECEKSİN
Mektubuma, edebiyatın son derece kalıplaşmış kelimeleri olan nasılsın iyi misin? gibi klasikleşmiş sözcüklerle değil de; seni sevdiğimi seni çok çok özlediğimi söyleyerek başlamak istiyorum.
Bir insanın yaşayacağı en zor duyguları yaşıyorum belki de…
Sana karşı duymuş olduğum özlem, uzun zamandır rüyalarımı süsleyecek kadar güzel olmasına rağmen en büyük eksikliği içime yediremedim. Bazen düşünüyorum da; her şey eskisi gibi olur mu diye? Ama bazen de bunun çok zor olabileceği düşünüyorum.Çaresiz, çok rahatsız bir hastanın beklediği küçücük bir ümit vardır ya, benim ümidimde belki o kadar ama bu ümit benim yüzümde en azından bir tebessüm bırakabiliyor. Aklıma her geldiğinde özellikle geceler.Sabaha kadar düşünüyorum.Her şey nasıl olmalıydı diye kendi kendime.En azından böyle olmamalıydı bence.
Aslında sen de haklıydın. Sonsuz bir türlü sabah olmayan gecelerde sana hak verdi zaten. Ne yapacağımı bilmediğim, yapa-yalnız geçirdiğim, bir türlü kimseye açılıp söyleyemediğim çaresizlik içinde akan bu göz yaşlarım senin içindi.
Seninle ilk tanıştığım günler, seninle sohbet etmek için can atardım. Her an aklımdaydın. Tek düşündüğüm kişi sendin. İçimde bir korku olmasına rağmen. Bu da ayrılıktı. Okulda evde dışar da aklım hep sendeydi. Bu da bana mutluluk veriyordu ne yapabilirdim ki. Hala bu kadar uzun zaman geçmesine rağmen sana ait hiç bir şeyi unutmadım. Unutamadım. Hatırlar mısın? Bir kez sen de bana unut diye akıl vermiştin. Unutmanın bu kadar zor olabileceğini öğrendim. Unutmak kelimesini o kadar çok özlemişim ki keşke unutabilsem o kadar çok denedim ki. Seni hatırlatacak bir şey karşıma çıkıyor yine. Yalnız kaldığım zaman bir tek şey düşünüyorum. Ne olabilir ki… Bu duygunun nasıl bir şey olduğunu tahmin bile edemezsin.
Belki de ilk defa böyle duygular içindeyim. Kendimi çok yalnız hissediyorum. Hayatımda ilk defa bu kadar derin duygular içinden hareket ederek birisine açılıyorum. Bunun zor yanı da duygularımı paylaştığım kişinin sevdiğim kişi olması.Belki de en zor dakikalarımı yaşıyorum şu anda. Şimdiye kadar duygularımdan kimseye bahsetmemiştim çünki…
Serin bir gecede, Yaşarın romantik şarkılarının eşliğinde şu yazıyı yazmak o kadar çok zor geliyor ki. Hiç göz yaşların benimkilerle yaşadı mı? Benim göz yaşlarım hiç yalnız kalmadı biliyor musun? Hep göz yaşlarıma eşlik ederdim. Hiçte soramazdım göz yaşlarıma neden ağlıyorsunuz diye? Korkardım… İçimde sakladığım bir tek dileğimde mutluluğundu. Göz yaşlarımın ardından hep mutlu olmanı dilerdim yıldızlardan.
Zaman öyle acımasız ki, beni dinleyen birini bulmuş iken yine çabuk olmamı istiyor. Zaman… Hep acımasızdı zaten…
Son cümlelerimi yazarken benim için çok kutsal olan aşkım kelimesini o kadar çok söylemeyi istedim ki… Bunu anlata bilmek mümkün değil. Benim yazacaklarımın hepsi bu kadar. Umarım ki mutlusundur ve her şey gönlünce olur. Kendine iyi bak…
SAYFAYI YAZDIR